Türk tarım sektörünün son 35 yılına damga vurmuş bir isim: YURDAER ULUS

  • Tarım; benim için, işletmem için bir tutku ve keyif alarak faaliyet gösterdiğim bir sektördür. Tarım üstü açık bir fabrikadır.  Sektöre katma değer katmayı seviyorum ve çok gayret ediyorum, faydalı olmak çok kıymetli bir unsurdur. 1983 yılın da Halkalı Ziraat Okulu ile başlayan bu kıymetli süreç Trakya Üniversitesi Süt ve Gıda Teknolojisi bölümünün ikinci sınıfında çevremizin, hocalarımızın teşviki ile zirai ilaç, tohum ve gübre bayiliği ile taçlandı.
  • Trakya Bölgemizde buğday, ayçiçeği, mısır başta olmak üzere çeşitli ürünler yetiştirilmektedir. Ancak son 15 yıldır fark edilen, bizleri etkileyen iklim değişikliği tedbire muhtaçtır. Gelecek tarım, sağlık ve insansa mutlaka iklim dengesizliği ile ilgili çalışmalar ve tedbirler yerine getirilmelidir. Bunlar; kapalı şebeke sulama ve damlama sistemleri ile destekleneceği gibi, kar ve yağmurun yoğun olduğu dönemler de baraj göletlerde su tutulup tarıma elverişli olarak kullanılmalıdır.
  • 35 yıl boyunca birçok deneyimlerimiz oluştu, tecrübelerimiz birikti. Sonuçta üstü açık fabrika ile uğraşıyoruz. Bir de buna insan unsurunu eklemek gerekir. Onlara (çiftçi dostlarımıza), bildiklerimizi öğrendiklerimizi anlatmak, onlara dokunmak ve verimlerine etkili olmak belki de ticaretten çok daha kıymetlidir. Bu vesile ile çiftçi dostlarımızı yıl içinde 2-3 defa ziyaret edip onlarla birlikte olmaya çalışıyoruz. Dertlerini dinleyip, eksiklerini anlamaya, tamamlamaya çalışıyoruz. Tarımın önemi gelecekte daha da çok artacaktır.

Türk tarım sektörüne 35 yılını adamış, ama hala yeni başlamış gibi heyecanlı, hiç yorulmadan arazi gezen, çiftçilerin üretimde yaşadıkları sorunlara çözüm sunan ve yüksek verim almalarını sağlayan bir isimdir Sayın Yurdaer Ulus. Mesai kavramı gözetmeden çok az kişide göreceğiniz aşkla tarıma değer katan Sayın Ulus, kaliteli üretim ve dürüst ticarete verdiği önem ile sektör paydaşları tarafından büyük saygı görüyor. Sürekli yenilikleri takip eden ve yeni üretim tekniklerini üreticilerle buluşturan Sayın Ulus, tarım sektörünü bir adım daha ileriye taşımak için yoğun çaba gösteriyor. Ulus Tarım Ltd. Şti. Yönetim Kurulu Başkanı Sayın Yurdaer Ulus’u bu ayki sayımıza konuk ederek, tarım sektörüne adadığı 35 yılını, başarılı çalışmalarını ve sektörün sorunlarını konuştuk.

Sayın Yurdaer Ulus, tarım sektöründeki başarı hikayesiyle adından söz ettiriyor. Tarımsal potansiyeli yüksek bir ilimiz olan Kırklareli’nde faaliyet göstermesine rağmen sektörde hemen herkesin tanıdığı Sayın Ulus, çocukluk yıllarından itibaren tarımda iz bırakmayı hedef edinmiş. 1982 yılında İstanbul Ziraat Okulu’na girerek, tarım sektöründeki yolculuğuna başlayan Sayın Ulus, bu süreci şöyle anlatıyor: “1983 yılında İstanbul Ziraat Okuluna sınavla büyük bir hayalimi gerçekleştirdim. Trakya Üniversitesi Gıda Teknolojisi Bölümü 2. sınıfında yakın çevremiz ve hocalarımızın teşviğiyle bayilik hayatımıza başlamış olduk. Zirai ilaç, tohum ve gübre bayiliği ile ilgili süreç başladığında Tarım İl Müdürlüğünden emekli meslektaşımın çok büyük birikiminden istifade ettim.14 yıllık ortaklık sürecim çok kıymetli geçti. Mesleğimizin pratiği, çözümü, netice almak hususunda kendimiz geliştirmek için fırsatlarımız oldu. Sonraki yıllar kendi ayaklarımızın üzerinde durmada ve çiftçilerimize faydalı olmada çok önem arz etti. Şu anda Tarım Ticaret Firmamızla tohum ve gübre, Ulus Tohum Tarım Ltd. Şti ile Zirai ilaç, tohum ve gübre faaliyetlerinde bulunan firmamız var. Oğlum Bursa Uludağ Üniversitesi Ziraat Fakültesi mezunu olup firma ortağımızdır. Kızım da Namık Kemal Üniversitesi Ziraat Fakültesinde eğitimine devam etmektedir. Ablam ve ağabeyim meslektaşlarımız olup Tarım Bakanlığı bünyesinde uzun yıllar çalıştıktan sonra emekli oldular.”  

Kuraklığa karşı en iyi çözüm, kurağa dayanıklı minimum su ihtiyacı olan çeşitlerle yolculuk yapmaktır.

Trakya, Türkiye’nin en önemli tarım bölgelerinden biri. Hemen her ürünün yetiştiği bölgede, son yıllarda kuraklık tarımı olumsuz etkiliyor. Sayın Ulus, kuraklığa dikkat çekerek, verim kayıplarının azaltılması için şu çözümleri sunuyor: “Bölgemizde sulanan araziler de verim ortalama %’80-90 arttığı gözlemlenmektedir. Ancak vahşi, eski tip sulama ile çok değerli olan topraklarımız zayıflamakta, verimsiz hale gelmektedir. Bir daha geri dönüşü çok zor olan bir durumdur. O zaman modern sulama sistemleri ile topraklarımızı korumalıyız veya sulamanın problem olduğu yerlerde bitkilerin su ihtiyaçlarına göre çeşitler, cinsler seçilmelidir. Bunların çiftçilerimize daha iyi anlatılmalı, mutlaka öneminden ve gelecek nesillere bıraktığımız toprak mirasımız çok iyi ifade edilmelidir. Bunun için verim, sulama, ürün çeşitleri ile ilgili her yıl 4500 civarında çiftçimize ulaşma hedefini takip ediyoruz, ziyaretleri gerçekleştirmeye uğraşıyoruz.”

Tohumdan hasada kadar çiftçilerimizle beraberiz

Sayın Yurdaer Ulus, tarımsal üretim yapan herkese çok değer veriyor. Hayatı boyunca hep çiftçileri önceliği haline getiren Sayın Ulus, “35 yıllık bayilik dönemimde engin tecrübelerim oluştu. 35 yıl kolay da geçmedi, boş da geçmedi. Bu süreç içerisinde en önemli şeyin insan ilişkileri olduğunu öğrendim. Çiftçilerimizle her görüştüğümde, bir şeyler aktardığımda, onların verimine, kazancına dokunduğumuzda çok güzel bir mesleğim olduğunu fark ettim. Her yıl 4 bin, 4 bin 500 çiftçiye dokunuyorum. Her çiftçimi mutlaka yılda 3 defa ziyaret ediyorum. Köylerde, ilçelerde toplantılar yaparak yeni bilgileri, yeni tohumları, yeni pestisitleri, yeni gübreleri, yeni üretim tekniklerini kendilerine anlatıyorum. Tohumdan hasada kadar çiftçilerimizle beraberiz. Yüksek verim almalarını sağlamak amacıyla tüm tecrübemi aktarıyorum. Çalıştığım firmalardan da teknik destek alarak çiftçimize hizmet sunuyoruz. Benim için ticaret en son sırada yer alır. Önceliğim insanların istekleri, onlarla iyi ilişkiler kurmak, güven telkin etmek, bilgi vermek, üretici olarak saygı göstermektir. Halen üretime destek vermekten, ülkeme katkı sağlamaktan keyif alıyorum” diye konuşuyor.

Araziye ayak basmadan mezun olan bir Ziraat Mühendisinin başarılı olması mümkün değildir

Ziraat Mühendisliği mesleğinin önemine vurgu yapan Sayın Ulus, şu an Ziraat Fakültelerinde verilen eğitimi beğenmediğini dile getiriyor. Donanımlı mezun verilememesinden duyduğu rahatsızlığı ifade eden Sayın Ulus, şöyle devam ediyor: “Katıldığım bir kariyer gününde, “Bir tıp fakültesini örnek gösterdim. Tıp öğrencilerinin hastalardan, hastanelerden ayrı yerde eğitim almaları sonucu ne olur dedim. Cevap, hastasız doktor olur mu dediler. O zaman tarlasız, bitkisiz, topraksız ziraat mühendisi olur mu dedim. Ziraat Fakültelerimiz mutlaka üretme çiftliklerinin içinde olmalıdır. Yeterli arazi, imkanlarının mutlaka oluşturulmalıdır. Sadece slayt ile öğretim yeterli olmaz. Sınavlarla, sadece ders görerek ziraat mühendisi olunmaz. Öncelikle hocalarımıza düşen en büyük görev mutlaka mesleği sevdirmelidir. Belki de en önemlisi budur. Mesleğin ana hatları öğretilerek devletine, milletine faydalı insan yetiştirilmelidir. Türkiye Cumhuriyeti bulunduğu konum itibari ile öncelikli tarım ülkesi olmalıdır. Her ziraat mühendisine yetecek iş vardır. Ne olur iyi ziraat mühendisleri yetiştirelim, imkanları hem hocalara hem de öğrencilere verelim.”

Tarımsal üretimde damla sulama sistemleri kullanılmalı, vahşi sulamadan vazgeçilmelidir  

Sayın Yurdaer Ulus, tarım sektöründeki başarısını siyasette de kanıtlamış. Uzun yıllar en üst düzeyde siyaset yapan Sayın Ulus, sektöre önemli katkı sağlayacak projeleri hayata geçirmek için milletvekili adayı olmuş. Özellikle sulama konusundaki fikirleri dikkat çeken Sayın Ulus, “Milletvekilliği adaylığı dönemleri geçirdim. Bu dönemlerde memleketim ve ülkem için birçok projeyi hayata geçirmeyi düşündüm. Şimdi bitkiler topraktan besin maddelerini ve tüm ihtiyaçlarını suyla alırlar. Suyun olmadığı bir toprakta verim alınamadığını görüyoruz. Ülkemizin su kaynaklarını, gelecekte başımıza bela olacak kuraklık, iklim değişikliklerine karşı en ekonomik şekilde tarıma sunmanın yollarını aramak lazım. Damlama sulama sistemlerinin geliştirilmesi, kış yağışlarından doğan fazla suların topraklardan süzülerek denize akmasının engellenmesi, vahşi sulama sistemlerine son verilmesi gerekmektedir. Eğer Milletvekili olsaydım, ilime sadece su ile ilgili en modern sistemlerin getirilmesi konusunda tüm gücümle mücadele edip, geri kalan konuların hepsini ikinci sırada değerlendirmeyi düşünüyordum” diyor.  

Sumi Agro, bilime ve teknolojiye yatırım yapan bir firmadır

Sayın Yurdaer Ulus, tarımdaki başarı hikayesinin arkasında Sumi Agro firmasının da olduğunu belirtiyor. Sayın Ulus, “Sumi Agro firmasıyla çok eskiye dayanan bir iş ortaklığımız bulunmaktadır. İrfan bey gibi çok ciddi, çalışkan, başarılı bir başkan tarafından yönetiliyor. Japonya, ortak akılla çok büyük teknolojiler geliştiren bir ülke. Büyük işler yapıyorlar. Sumi Agro da üstün nitelikli ürünler geliştiren bir Japon firmasıdır. Hem bitki koruma hem bitki besleme hem de biyoteknoloji çözümleriyle tarımda fark yaratıyorlar. Bilime ve teknolojiye çok önem veriyorlar. Böylesine değerli bir firma ile çalışmaktan çok memnunum. Kısacası tarımı düşünen, tarıma kafa yoran, adımlarını sağlam atan, akıllı bir firmadır Sumi Agro” diyerek sözlerini noktalıyor.   

Önceki yazı
2024, tarımın sürdürülebilirlik ve verimlilik açısından daha ileri bir seviyeye taşınabileceği bir yıl olsun…
Sonraki yazı
2023 YILINDA KIRSAL KALKINMA YATIRIMLARINA 4 MİLYAR 708 MİLYON TL HİBE DESTEĞİ SAĞLANDI

Bizi Takip Edin

E-Bülten

E-Mail Bültenimize Abone Olun Olup Bitenlerden İlk Sizi Haberdar Edelim.

Lütfen geçerli bir e-posta adresi girin.
Menü