- Gökoğlu Tarım, 2 Şubat 2000 yılında kuruldu. Ziraat Mühendisi olmamdaki sebep potansiyelimizi, atadan gelen bilgileri eğitimle birleştirerek artırmak ve Türk tarımına fayda sağlamaktır. Mesleğimi çok seviyorum. Mesleğimi, “Ata sporu” diye tanımlıyorum. 25 yıldan uzun bir süredir gece gündüz demeden çalışıyor, kıymetli ekip arkadaşlarımla birlikte çiftçilerimize çözüm üretiyoruz.
- Meyvecilikte hemen tüm ürün grubunda fiyatlar stabil giderken, narenciye ve narda son 10 yıldır fiyatlar aynı diyebilirim. Çiftçi bu konuda kötü durumda. Artan maliyetlerine baktığımızda yüzde 100 artış söz konusu, ancak ürün fiyatları yerinde sayıyor. Bu şekilde üretimde sürdürülebilirlikten bahsedemeyiz. Çiftçilerimize verilen tarımsal desteklerin artırılması gerekiyor.
- Genç Ziraat Mühendisi arkadaşlarım sektörde başarılı olmak istiyorlarsa öncelikle mesleklerini sevmeleri gerekiyor. Gelecekteki en büyük sıkıntı gıda. Ziraat Mühendisleri gıda sorununun çözülmesinde en önemli faktördür. Kendilerine “ben neden Ziraat Mühendisi oldum?” sorusunu sorsunlar. Üniversitede okuduğu kitaplarla kalmamalılar, kendilerini hep geliştirmeliler.
- Sumi Agro Türkiye ile yaklaşık 20 yıldır iş ortaklığımız bulunmaktadır. Hem bitki koruma hem bitki besleme alanında üstün nitelikli çözümleri var. Yıllardır kullandırdığımız geniş ürün grubunun herhangi birinden daha olumsuz geri dönüş almadık. Sumi Agro Türkiye denilince aklıma; “başarı, çözüm ve aile” gelir.
Tarım sektöründe yeniliklere ayak uydurarak çalışan, üreticilere etkili çözümler sunan, mesleğini severek yapan, araziden hiç kopmayan sayılı Ziraat Mühendislerindendir Sayın Nida Gökoğlu. 25 yılı aşkın süredir tarımın her alanında yaptığı çalışmalarla adından söz ettiren Sayın Gökoğlu, bilgi ve tecrübesini sürekli çiftçilerle paylaşıyor. Faaliyet gösterdiği Antalya’nın Serik ilçesinde her üreticiye dokunan Gökoğlu Tarım Sahibi Sayın Nida Gökoğlu’nu bu ayki sayımıza konuk ederek, tarımdaki başarı hikâyesini konuştuk.
Sayın Nida Gökoğlu, bilgiye değer vererek tarım sektöründe başarılı olmuş bir isim. Üreticileri bilgilendirerek sorunlarına çözüm üreten, bu yönüyle de tarımda önemli bir ayak izi olan Sayın Gökoğlu, tüm enerjisini sektörün büyümesine harcıyor. Mesleğini çok seven, işini aşkla yapan Sayın Gökoğlu, bir Ziraat Mühendisi nasıl olunur profilinin adeta göstergesi. Çocukluğundan beri tarımla iç içe olan Sayın Gökoğlu, Ziraat Mühendisi olma ve Gökoğlu Tarım’ı kurma sürecini şöyle anlatıyor: “1998 yılında Ankara Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümünden mezun oldum. Başarılı bir eğitim hayatım vardı ve öğretim üyesi olacaktım. Fakat, Serik’te tarım sektörünün kalkınmasına katkı sağlamak amacıyla öğretim üyesi olmaktan vazgeçtim ve bölgeye gelerek kolları sıvadım. Gökoğlu Tarım, 2 Şubat 2000 yılında resmi olarak kuruldu. Ziraat Mühendisi olduktan sonra hiçbir yerde çalışmadım. Aile şirketi olarak çiftçilikle uğraşıyoruz. Boğazkent, Yukarıkocayatak, Karadayı bölgesinde arazilerimiz var. Ağırlıklı nar ve narenciye üzerine faaliyet gösteriyoruz. Ziraat Mühendisi olmamdaki sebep potansiyelimizi, atadan gelen bilgileri eğitimle birleştirerek artırmak ve Türk tarımına fayda sağlamaktır. Mesleğimi çok seviyorum. Mesleğimi, “Ata sporu” diye tanımlıyorum. Genelde Antalya’da özellikle Serik’te ticaret tarım üzerine kurulmuştur. Turizm tarımın arkasında yer almaktadır ve tarım, turizmi desteklemektedir. 25 yıldan uzun bir süredir gece gündüz demeden çalışıyor, kıymetli ekip arkadaşlarımla birlikte çiftçilerimize çözüm üretiyoruz.”
Kaliteli üretim için modern tarım teknikleri kullanılmalı
Modern tarım tekniklerinin tarımsal üretimde uygulanmasına çok önem veriyor Sayın Nida Gökoğlu. Serik’te hatta Antalya genelinde hem örtü altı tarımda, hem meyvecilikte modern tarım tekniklerinin yaygınlaşması üzerine yoğun çaba gösteren Sayın Gökoğlu, kaliteli üretim için bunun şart olduğunun altını çiziyor. Bölgenin üretim desenine çok hakim olan Sayın Gökoğlu, şu bilgileri veriyor: “Serik’te örtü altı sebze üretiminin yanında önemli bir meyvecilik potansiyeli mevcut. Örtü altında sebzecilik faaliyeti ağırlıklı olmakla birlikte son yıllarda avokado ve tropik meyve yetiştiriciliği hız kazandı. Muz üretiminde de bir dönem artış yaşandı, ancak sera kurulumundaki hatalar nedeniyle bölgemizde örtü altı muz yetiştiriciliği uzun sürmedi. İlçede yoğun tarım yapılmakta olup modern tarım teknikleri kullanılması sonucunda birim alandan yüksek verim alınabilmektedir. İlçede örtü altı üretim alanları hızla artış göstermekte olup modern ve kontrollü üretim yapılmaktadır. Tarımsal üretimde örtü altı yetiştiriciliği, açık tarla sebzeciliği, meyvecilik ve tarla bitkileri (buğday, pamuk, mısır) önde gelen üretim değerlerini oluşturmaktadır. İlçedeki tarım alanlarının %97’sini sulu tarım arazileri oluşturmaktadır. İlçede iç ve dış piyasaya yönelik olarak yoğun bir biçimde sebze, meyve ve süs bitkileri üretimi gerçekleştirilmektedir. Başta domates, biber, salatalık, çilek, zeytin, nar, narenciye, badem, hububat, pamuk, mısır ve süs bitkileri yetiştiriciliği önemli üretim kalemlerini oluşturmaktadır.”
Çiftçilerimize verilen tarımsal desteklerin artırılması gerekiyor
Sayın Nida Gökoğlu, sürdürülebilir tarıma büyük önem veriyor. Sürdürülebilir üretim için de çiftçilerin hak ettiği geliri elde etmesi gerektiğini dile getiren Sayın Gökoğlu, “Örtü altı üretim yapan çiftçilerimiz son 2 yıldır tarımsal ürün fiyatlarından çok memnun olmasa da şikayetçi de değil. Tek sıkıntı fiyatların aşırı derecede oynaması. Örneğin, domates bir hafta arayla 10 TL yükselip düşebiliyor. Bu grafiğin inişli çıkışlı olmaması gerekiyor. Yüksek girdi maliyetleri ile boğuşan üretici, hak ettiği geliri elde edeceğini bilmelidir. Meyvecilikte ise hemen tüm ürün grubunda fiyatlar stabil giderken, narenciye ve narda son 10 yıldır fiyatlar aynı diyebilirim. Çiftçi bu konuda kötü durumda. Artan maliyetlerine baktığımızda yüzde 100 artış söz konusu, ancak ürün fiyatları yerinde sayıyor. Bu şekilde üretimde sürdürülebilirlikten bahsedemeyiz. Çiftçilerimize verilen tarımsal desteklerin artırılması gerekiyor. Özellikle sebze ve meyve üreticisi ne kadar kazanacağını bilmiyor. Hububat piyasasında belirlenen taban fiyat, sebze ve meyvede belirlenmiyor. Girdi maliyetlerini düşünen çiftçi, ne yapacağını bilmez bir halde. Pazara göre günlük fiyat değişiyor. Fiyat değişkenliklerinde üretici maliyetleri göz önüne alınmalıdır. Tarımın muhasebesi iyi tutulmalıdır” ifadelerini kullanıyor.
Biyolojik ve biyoteknik mücadelede başarı topyekûn mücadeleyle sağlanır
Biyolojik ve biyoteknik mücadele çalışmalarına da ağırlık veriyor Sayın Nida Gökoğlu. “Biyolojik ve biyoteknik mücadelede örtü altında başarı sağladığımızı söyleyebilirim, ama meyve alanlarında aynı başarıdan bahsetmek söz konusu değil” diyen Sayın Gökoğlu, “Çünkü biyolojik ve biyoteknik mücadeleyi siz yapıyorsunuz, komşu bahçe kimyasal mücadeleye devam ediyor. Topyekûn bir mücadele yapılmadığı sürece sadece bölgemizde değil ülkemizde tarım yapılan tüm alanlarda biyolojik ve biyoteknik mücadelede başarı sağlanamaz” şeklinde konuşuyor.
Mesleğini seven başarılı olur
Yaptığı çalışmalarla tarımda güzel bir başarı hikâyesi yazan Sayın Nida Gökoğlu, genç meslektaşlarına başarılı olmaları için şu önerilerde bulunuyor: “Genç Ziraat Mühendisi arkadaşlarım sektörde başarılı olmak istiyorlarsa öncelikle mesleklerini sevmeleri gerekiyor. Gelecekteki en büyük sıkıntı gıda. Ziraat Mühendisleri gıda sorununun çözülmesinde en önemli faktördür. Kendilerine “ben neden Ziraat Mühendisi oldum?” sorusunu sorsunlar. Üniversitede okuduğu kitaplarla kalmamalılar, kendilerini hep geliştirmeliler. Arazi gezdikçe, toprağa bastıkça, bilgilerini artırdıkça Ziraat Mühendisliği mesleğinin farkını zaten anlayacaklar.”
Sumi Agro Türkiye demek başarı demektir
Sayın Nida Gökoğlu’nun tarımdaki başarı yolculuğunda Sumi Agro Türkiye de önemli bir yere sahip. Sumi Agro Türkiye’nin etkili çözümleri ile çiftçilerin üretimde karşılaştıkları zorlukları kolayca aştıklarına değinen Sayın Gökoğlu, “Sumi Agro Türkiye ile yaklaşık 20 yıldır iş ortaklığımız bulunmaktadır. Hem bitki koruma hem bitki besleme alanında üstün nitelikli çözümleri var. Yıllardır kullandırdığımız geniş ürün grubunun herhangi birinden daha olumsuz geri dönüş almadık. Sumi Agro Türkiye denilince aklıma; “başarı, çözüm ve aile” gelir” diyerek sözlerini noktalıyor.
Levent Yaman: “Tüm hedeflerimi Gökoğlu Tarım’da gerçekleştirdim”
Sayın Levent Yaman, Gökoğlu Tarım’ın büyümesinde önemli bir isim. Sayın Nida Gökoğlu’na 24 yıldır yol arkadaşlığı yapan Sayın Yaman, şu ifadeleri kullanıyor: “Kurulduğundan buyana Gökoğlu Tarım’da çalıştığımı söyleyebilirim. Burasının bir Ziraat Mühendisinin kendini ispatlayacağı, mesleğini yapabileceği bir yer olduğundan buradayım. 24 yıllık sürede başka bir iş arayışım hiç olmadı. Tüm hedeflerimi Gökoğlu Tarım’da gerçekleştirdim. Nida bey ile birlikte sektöre önemli hizmetlerimiz oldu, bunların en önemlisi yetiştirip kazandırdığımız mühendisler. 30’dan fazla meslektaşımızı sektöre kazandırdık ve şuan çok başarılılar. Bu da bizi ziyadesiyle mutlu ediyor. Mesleğimize saygıyı ve saygınlığı kazandırmak için elimizden geleni yapıyoruz.”
Konuşmasında Sumi Agro Türkiye’ye ayrı bir parantez açıyor Sayın Levent Yaman. Sumi Agro Türkiye’nin kaliteye çok önem verdiğine vurgu yapan Sayın Yaman, “Sumi Agro denilince aklıma ilk gelen ürünler; GREENSTIM, YARAVITA BUD BUILDER, ALEXIN K ve BEETRAC’tır. Hepsi uzun zamandır çalıştığımız, bize yardımcı olan çözümlerdir. Firmanın ürünlerinin çoğu, uzun zamandır raflarımızda yer alıyor ve üreticilerimizin yüzünü güldürüyor. Çiftçilerimizin üretimde karşılaştığı sorunları Sumi Agro’nun çözümleri ile başarıyla sonlandırıyoruz. Firmanın olmazsa olmaz ürünleri var. A’dan Z’ye her çözümleri kalitelidir. Sumi Agro, kalitesiyle yüzümüzü hiçbir zaman kara çıkarmamıştır. Kaliteyi sahiplenen bir firma olduklarından dolayı kendilerine teşekkür ediyorum” şeklinde konuşuyor.
