Fatma Titrek
AGROWORK INTERNATIONAL Satış ve Pazarlamadan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı
Tarım sektörü, iklim değişikliği ile mücadelede hem sorumluluk taşıyan hem de bu mücadelede önemli rol oynayabilecek bir sektördür. Tarımda iklim dostu uygulamaların yaygınlaştırılması, sera gazı emisyonlarının azaltılmasına ve iklim değişikliğinin olumsuz etkilerinin hafifletilmesine yardımcı olabilir. Bununla birlikte, iklim değişikliğine uyum sağlamak için tarımsal üretim süreçlerinin yeniden yapılandırılması gerekmektedir. Bu, tarım teknolojilerinin geliştirilmesi, çiftçilerin iklim değişikliğine karşı dirençli hale getirilmesi ve politika yapıcıların bu konuda etkin önlemler almasıyla mümkün olacaktır.
Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi uluslararası girişimler, tarımda sürdürülebilirlik ve iklim değişikliği ile mücadele konusunda önemli adımlar atmaktadır. Bu tür girişimlerin desteklenmesi ve yaygınlaştırılması, küresel düzeyde iklim değişikliği ile mücadelede önemli bir katkı sağlayacaktır. Avrupa Yeşil Mutabakatı, 2030 yılına kadar karbon salınımını %50 azaltmayı ve 2050 yılında sıfır karbon salınımı ile dünyada ilk karbon-nötr kıta olmayı hedeflemektedir. Bu mutabakat, AB ile ekonomik ve siyasi bağları olan devletler, kuruluşlar ve özel sektör üzerinde büyük bir etki yaratmıştır. AB üye ülkeleri için belirlenen standartlar, AB’nin geniş ticari ve diplomatik ilişkileri göz önüne alındığında, tüm paydaşlar tarafından iyi anlaşılmasının önemini vurgulamaktadır. Türkiye gibi tarım potansiyeli yüksek ülkeler, bu süreçte liderlik rolü üstlenerek, hem kendi tarımsal üretimlerini koruyabilir hem de küresel gıda güvenliğine katkıda bulunabilirler. Ticaret Bakanlığı, Avrupa Yeşil Mutabakatı eylem planı kapsamında, tarımda pestisit ve antimikrobiyal kullanımını azaltmayı, organik tarımı artırmayı ve biyolojik çeşitliliği korumayı hedefleyen çalışmaların yaygınlaştırılmasını hedeflemektedir.
Sonuç olarak, tarım ve iklim değişikliği arasındaki ilişki karmaşık ve çift yönlüdür. İklim değişikliğine neden olan faktörlerden biri olan tarımsal faaliyetler, aynı zamanda bu değişikliklerden en çok etkilenen alanlardan biridir. Sürdürülebilir tarım uygulamaları, tarımın iklim üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak ve tarımı iklim değişikliğine karşı daha dirençli hale getirmek adına önemli bir role sahiptir. Tarım sektörünün geleceği, iklim değişikliği ile mücadelede alacağı rol ve uygulayacağı stratejilerle şekillenecektir. Bu nedenle, tarım politikalarının iklim değişikliği ile uyumlu hale getirilmesi, hem çevresel sürdürülebilirlik hem de gıda güvenliği açısından hayati öneme sahiptir.
Türkiye’nin gübre sektöründe öncü olma hedefiyle ilerleyen Agrowork International olarak, iklim değişikliği bağlamında sürdürülebilir tarım politikalarının ekolojik dengeyi koruma ve gelecekteki gıda güvenliğini sağlama açısından kritik bir öneme sahip olduğunun farkındayız. Bu bilinçle, doğal kaynakların korunması, tarımda teknolojik yeniliklerin hayata geçirilmesi ve bilinçli gübreleme uygulamalarıyla tarımda sürdürülebilirliği artırmayı ve iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini en aza indirmeyi amaçlıyoruz. Tarımın geleceğini güvence altına almayı hedefleyen tüm çalışmalarımız, sektörün geleceğini şekillendirmede öncelikli hedefimizdir.
