Van’da ‘peynir altı suyu’ ile üretilen gübre birçok ilde kullanılıyor

Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde (YYÜ) peynir altı suyu ve bitki köklerinde yaşayan mikroorganizmalar kullanılarak geliştirilen gübre, birçok ilde çiftçiler tarafından tercih ediliyor.

YYÜ Ziraat Fakültesi Bitki Koruma Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Semra Demir ve Gıda Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi ve Turizm Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Elvan Ocak, peynir altı suyunu bitkilerin köklerinde yaşayan bir mikroorganizmayla birleştirerek 13 yıl önce yeni bir gübre türü geliştirdi.

Tarımsal üretimin geliştirilmesine katkı sunmak amacıyla 3 yıl önce Türk Patent ve Marka Kurumuna başvuruda bulunan Demir ve Ocak, 3 yıldır deneme amacıyla örtü altında ve tarlalarda yetiştirilen ürünlerde bu gübreyi kullanarak başarılı sonuçlar elde etti.

İstanbul, İzmir, Mersin, Konya, Diyarbakır, Tokat, Karaman, Aksaray ve Samsun’da danışmanlık hizmeti verdikleri çiftçilerin yanı sıra kendilerine ulaşan çiftçilere de gübreyi nasıl kullanmaları gerektiği konusunda destek veren iki akademisyen, tüm çiftçileri peynir altı suyuyla üretilen gübreyi kullanmaya teşvik etmeye çalışıyor.

“Çiftçilerden olumlu dönüşler aldık”

Demir, peynir altı suyunu gübre olarak birçok üründe deneme amaçlı kullandıklarını ve çok iyi sonuçlar elde ettiklerini söyledi.

Türkiye’nin birçok ilinde kullanılmaya başlanan gübrenin verimi ve kaliteyi artırdığını belirten Demir, şunları kaydetti:

“Tüm çiftçileri peynir altı suyuyla üretilen gübreyi kullanmaya teşvik etmeye çalışıyoruz. Çok güzel bir farkındalık oluştu. Çiftçilerimiz bize telefon ya da mail ile ulaşıyorlar. Anamur Muz Üreticileri Birliğine 1,5 yıl ücretsiz danışmanlık yaptık. Anamur muzunda önceki yıllara göre yüzde 30-40 arasında verim artışı sağlandı. Gübreyi kullanan İzmir’deki Zeytin, Diyarbakır, Ordu ve Tokat’taki domates üreticileri yüzde 30-40 arasında verim artışı elde etti. İzmir, İstanbul, Mersin, İzmir, Konya, Karaman, Aksaray, Samsun, Tokat ve Diyarbakır’dan birçok çiftçi bize ulaşıyor, gübrenin kullanımıyla ilgili bilgi alıyor. Biz çiftçilere peynir altı suyunu nasıl ve hangi dozda kullanacakları noktasında bilgi vermeye çalışıyoruz. Tohum, fide, fidan dikimi esnasında ve ürün vermeye yakın bir dönemde gübrelemenin yapılmasını öneriyoruz. Gübreyi kullanan çiftçilerimiz ürünün kalitesinde ve veriminde çok önemli artışlar gördüklerini ifade ediyorlar. Bu durum bizi çok mutlu ediyor.”

Demir, peynir altı suyunun tarlada direkt kullanılmasının bitkiye yarar yerine zarar verebileceğine dikkati çekerek, “Peynir altı suyuna herhangi bir işlem yapılmadan üretim alanlarına uygulandığında bitkilerde fitotoksik denilen yanmaya neden olur. Bazı işlemlerinin yapılması gerekiyor. Bize ulaşanları bu konuda bilgilendiriyoruz. Peynir altı suyuyla üretilen gübreyi tüm tarımsal ürünlerde kullanabilirsiniz ama en iyi sonucun örtü altı üretimde domates, biber ve patlıcanda, tarlada ise mercimek ve nohutta alındığını gördük. Özellikle örtü altında yetişen ürünlerde çok iyi bir sonuç elde ettik. Bu gübreyi çok fazla üründe kullanma şansımız var.” diye konuştu.

“Peynir altı suyunu tarımsal üretime kazandırmak istedik”

Prof. Dr. Elvan Ocak ise peynir altı suyu gübresinin birçok ilde tarımsal üretimde kullanılmasının kendilerini sevindirdiğini dile getirdi.

Peynir altı suyunda serum proteinleri, birçok mineral, vitaminin ve yüksek oranda besin elementi bulunduğu bilgisini veren Ocak, şöyle devam etti:

“Çalışmamızı tamamladık, dozajlarını belirledik. Ürettiğimiz gübre fungusla birlikte kullanıldığında çok iyi verim elde ediliyor. Bazı firmalar peynir altı suyunun dönüşümüyle uğraşmak istemiyor. Kanalizasyona döküyor. Bu durum maalesef çevre kirliliğine de neden oluyor, akarsulardaki canlılığı tahrip ediyor. Biz de peynir altı suyunu tarımsal üretime kazandırmak istedik. Ürettiğimiz gübre tüm meyve ve sebze yetiştiriciliğinde kullanılabilir. Özellikle patlıcan, biber ve domates gibi örtü altı yetiştiriciliğiyle ilgili de çalışma yaptık. Verim, lezzet ve aroma açısından da çok güzel sonuçlar elde ettik. Çalışmamızın sonunda ilimiz dışında birçok çiftçiye de ulaştık. Üretimde direkt kullanılması, yüksek oranda uygulanması bitkilere yarar yerine zarar verecektir. Çiftçilerimizin buna dikkat etmelerini istiyoruz.”

Önceki yazı
Tohumda KDV’nin yüzde 1’e düşürülmesinin üretimi artırması bekleniyor
Sonraki yazı
Sinop’ta bitkiler arası hastalık taşıyan iki böcek türü keşfedildi

Bizi Takip Edin

E-Bülten

E-Mail Bültenimize Abone Olun Olup Bitenlerden İlk Sizi Haberdar Edelim.

Lütfen geçerli bir e-posta adresi girin.
Menü